Kendine Değer Ver
Gerçek Saygı Nerede Başlar?
Bir gün, elini uzatırsın.
Beklentisiz. İçten.
Fakat elin…
Boşlukta asılı kalır.
Sözlerin dağılır,
Kimseye ulaşmadan.
Varlığın,
Birinin gözlerinden kayıp giden sıradan bir manzaraya dönüşür.
Ve işte tam o anda,
Hayat sessizce en ağır sorusunu yöneltir:
“Kendine, gerçekten değer veriyor musun?”
Gerçek değer, tanık aramaz.
Onay beklemez.
Alkış istemez.
O, içeriden yükselir.
Görünmeden. Gürültüsüzce.
Özgüven: yeteneklerine inanmaktır.
Özsaygı: varoluşuna duyduğun derin şükrandır.
İçsel değer:
Dünyanın sessizliğinde bile kendini hatırlamaya devam etmektir.
Başkalarının bakışlarına bağlı yaşarsan, yönünü kaybedersin.
Ve bil ki:
İnsan, başkaları tarafından unutulduğunda değil…
Kendisini unuttuğunda eksilir.
Sürekli açıklama yapmak,
Varlığını savunmak...
Bunlar görünmeyen yaralardır.
İnsan,
Kendi kapılarını,
Kapısına hiç gelmeyenlere açtıkça
Kendi evinde sürgün olur.
Özsaygı;
Başkalarının dalgınlığına,
İhmaline,
İlgisizliğine feda edilmemelidir.
Gerçek güç,
Gözlerden uzak kaldığında da kendine sadık kalabilmektir.
Gerçek cesaret,
Alkışın sustuğu yerde de ayakta kalabilmektir.
İlgi güzeldir.
Ama ilgiye bağımlı olmak…
Sessiz bir erozyondur.
İnsanın merkezini içten içe tüketir.
Çünkü en gerçek değer,
Dışarıda değil…
İçimizdedir.
Kendine değer veren insan:
Görülmediğinde içerlemez.
Anlaşılmadığında suskunluğuyla güçlenir.
Yalnız bırakıldığında bile,
Kendi yolunda onurla yürümeye devam eder.
Gerçek büyüklük:
Görünmeden var olabilmektir.
Gerçek kudret:
Gözler üzerinde değilken bile öz varlığını koruyabilmektir.
Ve bir gün,
Unutulduğunu…
Görmezden gelindiğini hissettiğinde,
Kendine şu cümleyi hatırlat:
“Benim değerimi belirleyen, başkalarının gözleri değil; kendi iç sesimdir.”
Kendine küçük sadakatler göster.
Görülmese bile kendi inceliklerini kutla.
Unutma:
En güçlü devrimler sessizlikte başlar.
Ve en köklü değişimler,
insanın kendi iç sahasında kazandığı görünmez zaferlerle inşa edilir.
Saygı, her zaman içeriden başlar.
Ve ancak orada büyür.