Hepimiz o telaşı yaşıyoruz: Bir şeyleri kaçırma korkusu (FOMO). Sürekli telefonlarımızı kontrol ediyor, sosyal medyada başkalarının "mükemmel" hayatlarını izliyor ve kendimizi yetersiz hissediyoruz. Sanki en son trendi, en eğlenceli etkinliği veya en büyük fırsatı yakalamak zorundaymışız gibi.
Ama bu zorunluluk, bize neye mal oluyor? Huzurumuza.
İşte bu dijital gürültüye karşı yükselen sakin bir ses var: JOMO (Joy of Missing Out), yani Kaçırmanın Keyfi.
JOMO, pasif bir çekilme değil, bilinçli bir seçimdir. Bize ait olmayan bir koşuşturmadan, sırf başkaları yapıyor diye katılmak zorunda hissettiğimiz etkinliklerden veya sürekli güncel kalma baskısından uzaklaşmanın getirdiği dinginliği ifade eder.
Kaçırmayı Kucaklamak Özgürlüktür.
Telefonu kapatıp sevdiğiniz bir hobinize odaklanmak, sosyal medya detoksu yapıp sevdiklerinizle göz teması kurarak sohbet etmek veya sadece sessizliğin tadını çıkarmak... Bunların hepsi JOMO’dur.
Unutmayın, hayatınızdaki en önemli anlar, genellikle kameraların kapalı olduğu, bildirimlerin gelmediği anlardır. Bir şeye "hayır" dediğinizde, aslında kendi zihinsel sağlığınıza ve gerçek önceliklerinize "evet" demiş olursunuz.
Bir dahaki sefere bir şeyleri kaçırma kaygısı duyduğunuzda, bu huzurlu kaçışın tadını çıkarın. Çünkü en büyük keyif, kendi hayatınızın kontrolünü elinize aldığınız anda başlar.Sevgi ve sağlıcakla kalın...



